3 Ağustos 2007 Cuma

bu bi başlık..








yaşamak hakikatten sabır istiyormuş bazen..


şarkılar,hayat her şeyiyle yaşanmaya başlanınca,anlamını kazanıyor sanki.sürekli mutsuz değilim.sürekli mutluda değilim.ama sürekli mutlu rolü yapmaya özen gösteririm.kimse görevlendirmiş olmasada;üzüntümle,üzmeme gibi embesil bi görev üstlenirim .zaten zor olan hayatı daha da zorlaştırma kararı almak gibi bişey bu..

rolümü iyi oynarım ben.ta ki;elinde tiner şişesiyle kadıköy sokaklarına küfreden,muhtemelen geceyi ya bi bankta yada kıllı bi hayvanın böğründe geçircek olan gencecik o kadını görene kadar..
şanslı olduğunun farkına varmak,mükemmel bişey.mesela saatin kaç olduğunu hesap özeti halinde istemeyen aile fertlerine sahip olduğunu bilmek.rolüne ilham,gücüne güç katıyor insanın..taki;üç kuruş para için,darbuka eşliğinde,çıplak ayakla kıvıran parmak kadar songül'ü görene kadar..

okumak,hele de üniversitede okuyo olmak,bambaşka birşeymiş.ne biliyim,başka adamlar,başka kültürler ya da başka kitap tavsiyeleri..vs,doğru insanları tanıdığını bilmek hoş birşey,doğru olmadığını anladıklarını hazmetmeye çalışırken,varlıklarıyla huzur vermeleri sana..o huzur yetersiz kalırsa bazen;yalnız ağaçlar,yalnız dikilmiş direkler,yalnız gece lambaları,yalnız içecek açacakları,yalnız tekne..
teki kırılmış küpe,silgisi kaybolmuş uçlu kalem,gazı bitmiş çakmak..üzücü gelmeye başlar ..

ağladığını bildiklerin,yanına gelmeden siliyorsa gözyaşlarını,yaşamak işte ozaman sabır istiyormuş,hiçbişeye göstermediğin kadar sabır..

gözlerim ve kulaklarım olmasa,doğuştan hasarlı olsa beş duyu organımdan ikisi,hayat daha kolay mı olurdu acaba?.

sevgi,yıkım,mücadele,mesajlarıyla,hayata ilham veren filmlerin gerçek olması ihtimaliyle..


Hiç yorum yok: